DAVA ÜSTÜNE DAVA

Sahte diploma, irtikap, rüşvet, ihaleye fesat, hakaret…

Suç örgütü liderleri, meşe, çınar, ladin gizli tanıklar…

Belediye başkanları, meclis üyeleri, çalışanlar cezaevinde, kayyumlar belediyelerde…

Halkın umudu olan CHP de teslim edilecek “emin” ellere…

Böylece ülkenin gündemi bu davalarla dolacak,

Millet ekonomik krizi, yoksulluğu, asgari ücreti, emekli maaşını unutacak,

CHP milletin gözünde, gönlünde yok olacak,

RTE-AKP iktidarı baki kalacak!

*

Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı.

Millet davalara inanmayıp meydanlarda çoğalarak iradesine sahip çıkınca,

Bulundu yeni bir tanık, yaratıldı yeni bir suç, casusluk.

CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu,

İmamoğlu’nun kazandığı seçimlerin mimarı Necati Özkan,

Yurtsever gazeteci Merdan Yanardağ casusluk yapmışlar!

Gerçekleri dile getiren TELE 1 televizyonuna da kayyumla el konuldu.

Görünen köy;

Bağımsız yargıya, özgür basına, Milletin iradesine tahammül yok,

İktidarın kitabında hukuk, adalet, demokrasi, milletin insanca yaşama hakkı yok.

Bütün bunların gerekçesi Devletin bekası,

Adı da demokrasi ve hukuk devleti olacak!

*

Bu arada Milletin insanca yaşayamamasının ve tabi ki ekonomik krizin de suçlusu bulundu, emekliler.

SGK Başkanı Raci Kaya emekli maaşlarının neden düşük olduğunu açıklamış,

“Eskiden 50 yaşında ölüyorduk. Bugün emekli 3 milyon arttı. 78’ine kadar aylık alıyorlar” demiş,

Demek ki 50 yaşından sonra yaşamak suçmuş.

Sanırsınız ki, 3 milyon emekli ölse bütçe fazla verecek, Milletin derdi çözülecek.

• 5,10 yerden maaş alanlar…

• Devletin bütçesini, Milletin vergilerini har vurup harman savuranlar…

• Milletin parasıyla varlık içinde yaşayanlar…

• Milletin malı olan madenlerimizi, topraklarımızı, derelerimizi, dağlarımızı, yerli yabancı demeden satanlar, talan edenler…

Kendi haksız, hukuksuz, hesapsız, kitapsız yaşamlarının üstünü örtenlerdir.

Yaşamının 25-30 yılını mal ve hizmet üreterek Memlekete ve Millete hizmet eden,

25-30 yıl ödedikleri primlerin karşılığını emekli olunca maaş olarak ala(maya)n,

Çalışma yaşamının yorgunluğunu ailesiyle, torunlarıyla, dostlarıyla gideremeyen emeklilere hak ettikleri geliri ve yaşamı sağlayamayanlar,

Yavuz hırsız ev sahibini bastırır misali, emeklileri yaşamakla suçlu bulmuşlar.

Yakında birisi çıkıp da emekçileri de suçlarsa, şaşırmayalım.

Bilmeliler ki, yaşamak temel insan hakkıdır,

Yaşama hakkını yok saymak insanlık suçudur.

Kabahatin büyüğü, böylesi ağzından çıkanı kulağı duymayan liyakatsiz, ahlaksız cahillere,

Devletin kurumlarını ve makamlarını teslim etmektir.

*

Kuruluşunda cehalete ve sefalete karşı savaş açan Cumhuriyetimize bugün savaş açanlar,

Milletin insanca yaşama hakkını yok sayan, cehaletin ve sefaletin karanlığına mahkûm etmeye çalışanlardır.

Bilmedikleri ya da görmek istemedikleri gerçek ise,

Milletin çağdaş bir yaşama biçimi olan Cumhuriyete olan bağlılığıdır.

29 Ekim Çarşamba günü yurdumuzun dört bir köşesinde yurttaşlarımız,

Sokaklarda, caddelerde, meydanlarda coşkuyla,

Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e olan saygısıyla, bağlılığıyla Anıtkabir’de,

Milyonlar olacak ve Cumhuriyetimizin 102’nci yılını kutlayacaktır.
Yaşasın Cumhuriyet…
Yaşayacak Cumhuriyet…